24 Aralık 2008 Çarşamba

Saemi giderken...

Donem bitti nihayet. Yarin yurtta kalabilecegimiz son gun. 1 haftadir hergun giden birileri oldugu icin son gune pek kimse kalmadi. Ne okulda ne yurtta kimsecikler yok. Buralari boyle sessiz gormek, herkesle vedalasmak, ozellikle cok sevip bir daha ne zaman gorusecegimizi bilmedigim insanlarla vedalasmak gercekten cok zor. Ikinci donem de burda olcak olsam da yine de bir seylerin bittigini gormek uzuyor insani. Hem Japonya maceramin yarisini tamamladim, hem de burdaki en kafa dengim, en yakin arkadasim Saemi Kore'ye donuyor.















Yan odamda olmasina ragmen hergun gorusemesek de, ayni dili konusmadigimiz icin uzun uzun muhabbet edemesek de; cat pat Japoncamla her daim dertlesebildigim, kultur ve dil farkina ragmen ayni seylere gulup eglenebildigim, engin Japonya ve Japonca bilgisiyle yardima her an hazir oldugunu bildigim, duygularini icinde yasayan bu insanlarin memleketinde samimi, ici disi ayni bir Saemi oldugunu, hem de hemen yan odamda oldugunu bilmek inanilmaz guzeldi. Koridorda, mutfakta, okulda karsilastigimda yuzumu gulduren nadir insanlardandi. Beraber birseyler yaparken Turkiye'deki arkadaslarimlaymisim hissini veren belki de tek insandi. Dunyanin bir ucunda bambaska kulturden bir insanla bu kadar kafamin uyusacagini, bu insani bu kadar sevecegimi hayal bile edemezdim. Yarin vedalasiyorum Saemiyle. Sanirim bu 4 ayin en zor ani bu olacak.

Hiç yorum yok: